Rab Mesih aracılığıyla dünyayı kendisiyle barıştırdı ve bugün de bizim için aynı şeyi yapıyor. Rab’be günün yirmi dört saati kulluk etmeye devam etmemiz gerektiğini anlamalıyız çünkü düşman görevimizin farkındadır ve tam olarak bu yüzden bizi türlü yollarla ayartmaya çalışmaktadır: öfke, nefret, yalanlar ve diğerleri gibi. Şeytanın yöntemlerinden haberdar olmayan bir Hristiyan kolaylıkla günahın çekiciliğine kapılabilir. Yapılacak doğru şey bir çağrınız olduğunu unutmamak ve Rab’bin sevgisinden sizi hiçbir şeyin ayırmasına izin vermemektir (Romalılar 8:39). 

Yolumuz her zaman düz olmayabilir. Bazen önümüzde dağlar buluruz, bazen bataklıklar, bazen de denizle karşılaşırız. Ama yolculuğumuz boyunca karşımıza neler çıkacağı önemli değildir çünkü her zaman yapılacak doğru şey asla bu engellerin bizi durdurmasına izin vermemektir. Bunun yerine yakınmadan ya da tereddüt etmeden devam etmeliyiz. Düşmana yolculuğunuzu geciktirme ya da görevinizi yapmaktan sizi alıkoyma zevki vermeyin. Her zaman mutlu olmak zaferin sırrıdır!

Gölü aştıktan sonra Rab onları Ginnesar’da karaya çıkardı. Belli bir insanın ya da yerin ismine önem vermeyin; önemli olan ve yapılması gereken Rab’bin işidir ve akıllı olanlar Rab’bin planını uygulamakta tereddüt etmezler. Arazi ne kadar zorlu olsa da her zaman ve her konuda Rab’bin yardımını görürüz. Kurtarıcımızın her zaman vaatlerini gerçekleştirdiğini unutmamalıyız.

Ginnesar halkı Rab’bi tanımıştı. Siz de tanınmalısınız. İnsanlara hakkınızda konuşmaları için para ödemeniz gerekmiyor. Ama davranışınızla Rab’bin hayatınızdaki meshedişi görünür olmalı ve Yüce Rab’bin gerçek bir kulu olduğunuzun tanıklığını vermelidir. Elişa için bu böyle oldu ve bilgelikle Rab’be ruhta ve gerçekte tapınanlar da böyle olacaktır (Yuhanna 4:24).

Bizzat Rab yardım etmek istediklerine bizi yaklaştırır. Rab’bin herkes için bir planı olduğunu bildiğimiz için Yüce Rab’bin bizi asla bir yere rasgele göndermediğini bilmeliyiz. Tam tersine, Rab bize her konuda yardımcı olacaktır. Rab dinleneceğimiz evi hazırlamakla kalmaz, yiyeceğimizi ve yardımımızı görecek insanları da hazırlar.

İsa başarının büyüsüne, yorgunluğa ya da düşmanın ona mutlaka göstermiş olacağı başka şeylere kapılmadı. Tam tersine Rabbimiz görevine sıkıca bağlı kaldı ve Rab’bin gücünü kullanarak tutsakları özgürleştirdi. Durum her ne olursa olsun size Mesih’te verilen yetkiyi kullanmayı bırakmayın çünkü eğer işleri bu şekilde yapmazsanız görevinizi asla yerine getirmezsiniz. Rab’bi hüsrana uğratmak iyi değildir.

İsa’nın sevgisiyle,

Doktor Soares