Günün Mesajı

08/04/2018 - LANETLİ MİRAS

“İsrail Kralı Ahav’ın ölümünden sonra Moavlılar İsrail’e karşı ayaklandı.”

2. Krallar 1:1

Kutsal Kitap’taki kayıtlara göre İsrail yalnız kendi kendine hizmet eden Ahav gibi bir adam tarafından yönetilme talihsizliği yaşamıştı. Bu adam İsrail’i o güne kadar yöneten tüm kralların yaptığından daha fazla Rab’bi rahatsız edecek şey yaptı. Karısıyla birlikte yanlışlara olan arzusu İsrail ülkesini daha önce hiç görülmemiş bir büyücülük merkezine çevirdi.

 

Ahav ve karısı İzebel kötü işleriyle ün salmışlardı. Bu kral Yizreeli Navot’un bağını almayı istemişti. Bağın sahibi Ahav ile pazarlık yapmayı istemeyince Ahav vazgeçmişti ama karısı İzebel durumun kontrolünü ele aldı ve Navot’u taşlayarak öldürttü. Bu olay bu çiftin ne kadar acımasız kararlar verdiklerinin bir örneğidir. Ayrıca Ahav kibirli bir adamdı, bir defasında fildişinden bir ev bile yaptırmıştı (1. Krallar 22:39). Savaşlarının bazılarında başarılı olmuştu ama sonunda rastgele üzerine gelen bir ok tarafından öldü.

 

Rab sevgi Tanrısı olduğu için Gilat ülkesinin bir vatandaşını kralı azarlamaya gönderdi; bu adam sonradan peygamber İlyas olarak bilinecekti. Ahav İlyas’ı dinlemedi çünkü kötülüğü seviyordu. İlyas Rab’bin yönlendirişiyle gökleri kapattı ve tüm İsrail ülkesinde üç yıl boyunca tek bir çiy bile düşmedi. Peygamberin sözünün gerçekleştiğini anlayan, İlyas’ın Baal ve diğer putların 850 peygamberini yendiğini gören Ahav, yine de tutumunu değiştirmedi. Peygamber İlyas sonra onun karşısına yine çıktı ve bu kez kendisiyle karısının ölümünü ve tüm ailesinin yok olacağını bildirdi. Ahav bundan sonra biraz alçakgönüllü olmaya başladı ama yine de tam olarak Rab’be dönmedi.

  

Ahav öldükten hemen sonra İlyas’ın tüm sözleri harfi harfine gerçekleşti. Kraliyet ailesi öldürüldü ve on oymaktan yönetimi devralacak kimse kalmadı. İsrail’e vergi ödeyen Moav halkı da İsrail yönetimine karşı ayaklandı.

 

Rab’bin yardımı olmadan yapılan hiçbir şey bereket değildir. Mesela bir şirketin satın alma departmanında çalışan biri kendi çıkarı için birilerinden rüşvet alırsa Büyük Gün’de hem kendisinin hem de tüm soyunun üzerine lanet getirdiğini anlayacak. Aynısı eşlerini aldatanlar, yalan yere yemin edenler ve Rab’bin işine utanç getirenler için de geçerlidir. Bu çok ciddi bir konudur kardeşler! Babamızın sabrını ve merhametini zorlamamalıyız!

 

Bir şirketin ya da kilisenin yönetiminde olanlar, ya da evlerinin reisi olanların gözlerini açıp ayartılardan uzak durmaları gerekir. Kardeşlerinin üzerlerine suçlamalar yöneltmeye cüret edenler Rab’bin sözünü hor görmüş olurlar. En kötüsü de kiliseye karşı dava açanlardır çünkü kilisenin başı İsa’dır. Bir kayıp yaşamış olsanız bile bunu kabullenmek daha kazançlı değil midir? Rab’bin kullarının tavrı nerede? Bunu bir düşünün!

 

İsa’nın sevgisiyle,

Doktor Soares