Pavlus’un Efes’teki kardeşler için olan duası, Rab’bin görkeminin zenginlikleri için yakarmanın önemini vurgular. Bu kardeşler Rab tarafından güçlendirilmişlerdi. Bugün aynı mesajı alanların da Pavlus’un geçmişte yaptığı gibi dua edip bereketlerini alması gerekir. O zaman kötülüğe karşı koyma gücüne sahip olacak, Mesih’te bize verilmiş olan zenginlikleri alabileceksiniz.

Rab kişinin içsel varlığında, yani ruhunda çalışır. Rab’bin gücünü içsel varlığına almamış olanlar zayıftır, tereddüt içindedir ve düşmanın tuzaklarından kurtulamaz. Ama Kutsal Ruh’un güçlendirmesiyle bu durum değişir. Elçi dizlerinin üstüne çöküp bunun olması için dua etmişti; yani bu süreç otomatik değildir ve kişinin yakarışını gerektirir.

Rab’in güçlendirdiği herkes iman kahramanları gibi ruhsal savaşlar verebilir. Onların deneyimleri günlük mücadelelerimizde yenilmememiz için bize örnektir. Ama zaferlerimizi cepte görmemeliyiz: Babamız soykırım denilen şeylerin gerçekleşmesine izin verdi; böylece kimsenin ruhsal savaşlarla oyun oynamaya cüret etmemesini amaçladı.

Dua etmeliyiz! Dua ettiğimizde kirli, yanlış ve uygunsuz ruhsal giysilerimizi çıkarırız. Hayatlarımızı Rab’bin sunağına sunar, bereket almamıza engel olan ve farkında olmadığımız şeylerden kurtuluruz. Yıllar boyunca bize birçok yanlış ders öğretildi ama onların hepsini unutabilir, Rab ile paydaşlık içinde olabiliriz.

Kutsal Ruh’un Pavlus’a bu duayı yazdırırken iki amacı vardı. İlk olarak Efesliler güçlendirileceklerine inanıyorlardı ve bunu istemişlerdi. İkincisi, biz de bu armağan için yakarabilir, bize bağımlı olanların Rab’bin yolunda başarıyla yürümelerine yardım edebiliriz.

Yardım almayı küçümsemeyin, bu çok önemlidir. Çünkü yardım olmadan gücümüz yetersiz kalır. İçten ve kararlı bir dua edip Rab’bin sözünü duyarak güçlenebiliriz. O zaman neden güçte büyümeyelim?

Güçlü bir ruhunuz olduğunda daha mutlu olursunuz ve her şeyi yenmeye hazır olursunuz Kutsal Ruh bugün sizi güçlendirecek, buna inanın!

İsa’nın sevgisiyle,

Doktor Soares