Yedikleri ekmek kötülük,
İçtikleri şarap zorbalık ürünüdür.
Süleyman’ın Özdeyişler 4.17
Acımasız kişiler kötü kişilerden bir adım ötededir çünkü onlar da tamamen şeytan tarafından kontrol edilip kullanılmaktadırlar. Yolculuklarını şeytanın yönlendirdiği kişiler zalim olurlar ve her türlü acımasızlığı yapmaktan keyif duyarlar. Onlar sadece kötülüğün egemenliğinin köleleri değillerdir, aynı zamanda kötülükten beslenirler. Zalimlik yapan kötü insanlar ve onlara hizmet edenler kötülük ekmeğini yer, zorbalık şarabını içerler. Kötülükten güç alırlar, zaten bu nedenle onlar toplum için tehdittirler. Ancak bir Hristiyan Rab’bin gücünü kullanarak onların üzerindeki tutsaklık zincirlerini kırabilir ve bu kötü ya da zalim insanların İsa’nın müjdesine gelmelerini sağlayabilir.
Acımasız olmak demek ‘’sadece’’ kötü yürekli olmaktan fazlasıdır. Acımasız olmak demek iyiliğin hiçbir niteliğine sahip olmamak, başkalarına acı çektirmekten zevk almak demektir. Bu kişiler masumlardan faydalanır, başkalarının acı çekmesini izlemekten keyif duyarlar. Onların sözlüklerinde ‘’acıma’’ sözcüğü bulunmadığı için şeytanın kendilerinden istediği her türlü kötülüğü yapmak onlar için son derece normaldir. Karanlığın egemenliğinin hizmetkarları olarak Şeytanın planlarını gerçekleştirmek için çalışırlar. Bunun nedeni vicdanlarının bozulmuş ve kurumuş olmasıdır. Böyle insanlardan uzak durun! Pişman olmayacaksınız çünkü onlar ormandaki vahşi hayvanlar gibidirler; içgüdüsel olarak zarar verirler. Çoğu durumda safça onlara yaklaştığımız için bizi şaşkınlığa uğratırlar.
Rab’bin hizmetkarları Rab tarafından beslenirken, acımasızlar düşman tarafından beslenir. Böylelikle yaptıkları yanlışlardan güç alır, planlayıp uygulamaya geçirdikleri kötülüklerden sarhoş olurlar. Bu tür insanların tek düşündüğü şey şeytanın isteklerini yerine getirmektir.
Kötü insanlar günahta acımasızlar kadar ileri gitmemiş olsalar da, insanları öldürmeyi, soygun yapmayı ve insanlıktan çıkmayı onlar gibi kendilerine görev bilirler (Yuhanna 10.10). Kötü insanlar kendilerini sevenlere acı çektirmekte çok başarılıdır. Yalan söylerler, kandırırlar, kendilerine zarar vermemiş insanlara ihanet eder ve acı verirler. Ayrıca bencillerdir de. Başarılı ve güzel insanlara karşı kin duyarlar, onlar için kendilerinden başka kimse değerli değildir.
Bu gruba ait olan tüm insanlar kötülük ekmeğini yiyip zorbalık şarabını içerler. Zamanla durumları daha da kötü olur çünkü kötülükleri için tövbe etmezler. Arkadaşları olmaz, hayattan asla tam olarak keyif alamazlar ve genellikle kendi talihsizlikleri için başkalarını suçlarlar. Rab’be hizmet eden birisinin Rab ile tam bir paydaşlığı olmalıdır. Bu şekilde bu tür tutsaklıkları kırabilmek için Rab’bin adındaki gücü kullanabilecektir.
İsa’nın sevgisiyle,
Doktor Soares