Her birimiz için ilahi bir amaç vardır. Hiçkimse bu dünyada Rab’bin onayı olmadan gelmez. Rab her birimizin yeryüzünde kaç gününün olduğunu tam olarak bilir. Bu sayı artabilir veya azalabilir. Kral Hizkiya Rab tarafından iyileştirildikten sonra 15 yıl daha yaşamıştı (Yeşaya 38:5). Ama bazı insanların da yaşam süreleri kısaltılır. Doğrudan ya da dolaylı olarak bir başkasının hayatının kısalmasından sorumlu olmayın. Çünkü Rab’bin planlarına müdahale ederseniz bundan dolayı mutlaka hesap verirsiniz.

Bu ayet Rab’bin her bir insanın yeryüzünde geçireceği günlerin sayısını tam olarak bildiğini söylüyor. Rab hiçbirimizin aşamayacağı sınırlar koymuştur. Rab kim olduğumuzu, kimlerle ilişkilerimizin olduğunu, ne yaptığımızı, ne düşündüğümüzü ve ne söylediğimizi her an için bilir. Bir insan ne kadar akıllı olursa olsun asla Rab’bin koyduğu sınırları aşamaz (Rab’bin yaşadığı yere ulaşmak için bir kule yapmaya çalışan Nemrut da öyle olduğunu düşünüyordu. Ama Rab bu nedenle herkesin farklı diller konuşmasını sağladı ve hiçkimse birbirini anlamadığı için tüm insanlar dünyanın farklı köşelerine dağıldı – Yaratılış 10:8-10, 11:1-9).

İşte bu yüzden Babamızı hoşnut eden şeyleri yapmalıyız. Onun isteğine uygun, bereketli bir hayat yaşayalım. Hiçkimsenin Onun onayı olmadan doğmadığını anlayalım. Dünyaya tecavüz yoluyla gelenlerin bile kişisel bilgileri Rab’bin elinde yazılıdır. Hiçkimse bu dünyaya kaza sonucu gelmez. Bu yüzden herkese eşit davranmalı, kimsenin Rab’den bilgelik almasına ve hayatını buna göre yaşamasına engel olmamalıyız.

En zavallı kişiler bir başkasının yaşamını kaybetmesine neden olanlardır. Mesela ölüm cezasını icat edip bugüne kadar uygulayanlar mutlaka bundan dolayı hesap verecekler. En acınası kişiler Rab’bin planlarına müdahale etmeye çalışanlardır. Zamansız yere aldıkları canların hesaplarını vereceklerdir. Çünkü o canların Rab’bin isteğini gerçekleştireceği belirlenmiş bir zaman vardır.

İsa’nın sevgisiyle,

Doktor Soares