Kardeşlerim Rab’bin harika adını çağırmanız gerekiyor. O’nun adına tutunmanız ve sahiplenmeniz gerekiyor. Bu isim sayesinde düşmanın her türlü işini yenilgiye uğratacak silahlarınız olmuş oluyor. Şeytanın iyi niyetlere saygısı yoktur. Şeytanın bizim yakarışlarımıza saygısı yoktur. Şeytanın Rab’bin Sözünü bilmeyen insanların Rab’bi memnun etme çabalarına, Rab için yaptıklarını düşündükleri şeylere saygısı yoktur. Ama birisi İsa’nın adını çağırdığında sevgili kardeşlerim, o insan bir yıldırıma, bir aleve dönüşerek anında düşmanı ezip geçer. Şeytanın gücü ona asla yetmez, İsa yıldırım gibi olacağımızı söylemiştir. Şeytan da yıldırım hızında yere yığılacaktır. Ruhsal dünyada, parmaklarınızın ucunda devasa bir gücünüz olacaktır. Tüm düşmanlarınız yanıp kül olacaktır. Rab’bin adını çağırmalısınız. Mezmur yazarı Mezmurlar’da bunu ifade etmişti. Bu Davut tarafından yazılmıştı. Davut Rab’le yürüyen bir adamdı. Mezmurlar 18:6’da Davut şunları söylemişti:

“Sıkıntı içinde RAB'be yakardım,

Yardıma çağırdım Tanrım'ı.

Tapınağından sesimi duydu,

Haykırışım kulaklarına ulaştı.” (Mezmurlar 18:6-10)

Sorunlarımız hala çok büyük değilken, şunu öğrenmemiz gerekir. Diyelim ki mutlu bir evliliğiniz var ve aynı yerde çalıştığınız bir arkadaşınız var. Okulda çalışıyorsanız bir öğretmen ya da profesör olabilir, size yakın bir arkadaşınız olabilir. Size farklı bir şekilde bakıyordur ve sizinle ilgilendiğini anlıyorsunuzdur. Tam o anda seni durduruyorum, seni kovuyorum, İsa Mesih’in adında demeniz gerekir. Tehlikenin farkına varın. Peki ama ya siz de ona karşı bir şeyler hissederseniz? Bu aşağı yukarı içinize ekilmiş küçük bir tohum gibi olacaktır. Birinin bahçenize ektiği diken ya da yabani ot tohumları gibidir bunlar. Çok küçükler, kimseye bir zararları olmaz diye düşünebilirsiniz, ama büyüyecekler. Diğer meyve veren ekinlere zarar vermeye başlayacaklar.

Eğer elinizle onlara dokunursanız, canınız yanar. Ama henüz küçüklerken, onları temizlemek çok çaba gerektirmez. Burada yabani otlar ve dikenler istemiyorum dersiniz. Ama orada bırakırsanız onları, zarar vermeye başlayacaklar. Bu yüzden tehlikeli bir durumun ilk işaretini gördüğünüz anda, şeytana direnebilirsiniz ve direnmelisiniz de. Bunu istemiyorum demelisiniz. Birçok kişi dur şuna bir bakayım der. Ve o anda şeytanın tuzağına adımını atar. Bu kişinin benimle bu kadar ilgilendiğine inanamıyorum diye düşünür. Kardeşler, şeytan her bir insanı ayartmaktadır. Hatta Rab’be o adamın ya da kadının yüreğinden bu yanlış hisleri alması ve size böyle şeyler hissetmemesi için dua bile edebilirsiniz. Hayatımda böyle bir şey istemiyorum diyebilirsiniz. Ama buna müsade ederseniz, önce bir bakayım, nereye kadar gidecek göreyim derseniz, o anda düşersiniz. Ve hiç beklemediğiniz bir anda tamamen şeytanın ellerine geçebilirsiniz.

İsa’nın sevgisiyle,

Doktor Soares